Ankara, yine yalnız gecelerim
Gözyaşını yudum yudum, yüreğime akıttığım düşlerim
Gelir diye saatlerce sevgiliyi beklediğim
Özlem, aşk, hasret uğruna kalem bitirdiğim gecelerim
Sen de vefasız çıktın be Ankara!
Hani en güzel gerçeklerde ve uçsuz bucaksız düşlerde
Yaşayacaktık en güzel yarınları!
Uzatsam yıldızlara değecekti ellerim,
Belki de gökkuşağı avuçlarımda yedi rengini açacaktı.
Bahçemizdeki güller de açmaz oldu artık!
Bana mı küstü, yoksa vefasızlığına mı Ankara?
Kimbilir, kaçıncı yanılmadır böyle gidiyor.
Tam tutacağım bir an hayallerimi ve umudumu
Bir kuş misali elimden uçup gidiyor.
Bu şehrin soğuk ve ayaz gecelerinde
Kimsesizliği ve yalnızlığı dokudum ilmek ilmek
Hüzne ve acıya aldırmadan, yarınları düşleyerek
En güzel gül bahçesinde gezindim, kırgın ve düş yorgunu kalbimle.
Geriye kalan bir sisli hatıralar yığını
Düşledikçe, özledikçe gözümde perdelenen ayrılıklar!
Anısı kalan düşlerin acısı da kalırmış.
Bir tortu yığını kalbimdeki acılar, serzenişler
Bir bıçak yarasının acısındaki gizde değil
Bir kalp ağrısının, en derinindeki sızı Ankara!
Yorum yaz